Bölge baroları, yaptıkları ortak açıklamada, silahların devreden çıkarılması ve demokratik siyasetin güçlendirilmesine vurgu yapan çağrıyı tarihi bir adım olarak nitelendirdi.
Açıklamada, yaklaşık yarım asırdır silahların yıkıcı etkisi altında olan Kürt meselesinin yalnızca siyasi bir konu olmadığı, aynı zamanda sosyal, ekonomik ve insan hakları boyutlarıyla toplumsal barışı doğrudan etkileyen çok yönlü bir mesele olduğu vurgulandı. Bu nedenle, meselenin çözümü için politik aktörlerin barışçıl ve çözüm odaklı diyalog mekanizmalarını güçlendirmesi ve demokratik siyasetin esas alınmasının önemine dikkat çekildi.
Açıklamada “Bölge baroları olarak; toplumsal barışın sağlanması, insan haklarının korunması ve adil bir toplumsal düzenin sağlanması konusunda üzerimize düşen sorumluluğun bilincindeyiz. Barış ve adaletin hâkim olduğu bir gelecek için hukuki süreçlerin adil işletilmesi ve toplumun tüm kesimlerinin taleplerinin dikkate alınması gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz. Toplumsal barışın sağlanması, temel hak ve hürriyetlerin korunması adına yürütülecek her türlü çabaya ortak akıl ve dayanışma ruhuyla katkı sunmaya hazır olduğumuzu kamuoyuna saygıyla duyururuz” denildi.